Dinginlik, sessizlikten değil, farkındalıktan doğar. Ve farkındalık başladığında, her şey hafifler.

Zihnin, Bedenin ve Ruhun Uyumu

Dinginlik, sadece bir sessizlik hâli değildir. O, zihnin, bedenin ve ruhun uyum içinde olduğu, derin bir farkındalık ve huzur alanıdır. Günlük hayatın içinde sürekli bir hareket, düşünceler arasında gidip gelen bir zihin ve duyguların iniş çıkışları vardır. Ancak tüm bu akışın ortasında, her şeyin yavaşladığı ve içsel bir dengeye ulaşılan bir alan bulunur: işte orası dinginliktir.


Dinginlik Nedir?


Dinginlik, çoğu zaman hareketsizlikle veya dış dünyanın sessizleşmesiyle karıştırılır. Oysa dinginlik, hiçbir şeyin olmadığı bir boşluk değil, her şeyin olduğu bir farkındalık hâlidir. İçsel bir genişleme, düşüncelerle savaşmadan onları izleyebilme hâli, bedeni ve zihni serbest bırakabilmektir.


Dinginlik, üç temel katmanda kendini gösterir:


1- Zihinsel Dinginlik

• Sürekli akan düşüncelerin, bir anlığına bile olsa durulmasıdır.

• Zihnimizin geçmişe ya da geleceğe değil, şu ana odaklanmasıdır.

• Zihin dinginleştiğinde, düşünceler artık bir fırtına gibi savurmaz, sadece gelip geçer.


2- Duygusal Dinginlik

• Geçmişin pişmanlıkları ya da geleceğin kaygıları arasında kaybolmadan, duyguları olduğu gibi deneyimlemektir.

• Duyguları bastırmak ya da kontrol etmeye çalışmak yerine, onların doğal akışına izin vermektir.

• Duygusal dinginlik, kendine şefkatle bakmayı ve her hissin gelip geçici olduğunu anlamayı gerektirir.


3- Bedensel Dinginlik

• Vücudun gerginliklerini fark etmek ve bilinçli bir şekilde gevşetmektir.

• Nefesi takip ederek, bedeninle uyum içinde olabilmektir.

• Bedensel dinginlik, yalnızca hareketsizlik değildir; aksine, bedeni dinlemektir.


Dinginliği kaybetmemizin en büyük nedenleri:

• Zihnin sürekli geçmişi ya da geleceği düşünmesi, anın içinde olamaması.

• Duyguların bastırılması veya yönetilmeye çalışılması, doğal akışına izin verilmemesi.

• Bedensel stres ve gerginliklerin fark edilmemesi, sürekli bir sıkışıklık hissi.


Tüm bunlar, içsel bir karmaşa yaratır ve bizi huzurdan uzaklaştırır. Oysa dinginlik bir varış noktası değil, fark ettiğimizde ve kendimize izin verdiğimizde içine girebileceğimiz bir alan gibidir.


Dinginliği Nasıl Geri Kazanabiliriz?


• Dinginlik, dış dünyanın susmasını beklemek değil, içimizde huzuru bulabilmektir.

• Hiçbir şeyi zorlamadan, sadece fark ederek genişleyen bir alan gibidir.


Dinginliği deneyimlemek için şunları yapabiliriz:


• Düşüncelerini kontrol etmeye çalışmak yerine, sadece gözlemle.

• Duygularını bastırmak yerine, onlara alan aç.

• Bedeninin neye ihtiyacı olduğunu fark et, gevşemeyi hatırla.

• Gün içinde birkaç dakika bile olsa, sessizlikte kalmayı dene.

• Nefesine yönel, onu hisset, izleyerek akmasına izin ver.


Çünkü dinginlik, sessizlikten değil, farkındalıktan doğar. Ve farkındalık başladığında, her şey hafifler.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nefes: Varoluşun ve farkındalığın anahtarı